Karanlık ve çarpık cinsel arzular dünyasında, bir köle bir sütuna bağlı, uzuvları zincirler ve halatlarla güvence altına alınmış durumda. Dili tıkalı, efendisinin acımasız zevklerine katlandıkça tek bir protesto kelimesi bile söyleyemiyor. Bir oyuncak tanıtılırken beklenti ile hava kalın, metal ucu vücudunun üzerinde süzülerek onu acı vaadiyle kışkırtıyor. Kölenin gözleri, oyuncak ağzına sokulurken korku ve heyecanla genişliyor, onu ağzına kadar dolduruyor. Efendi, kölesinin izinsiz girişe karşı koyamayarak bağlı ve tıkalı halde görmesinden zevk alıyor. Kölelerin acı çığlıkları boğuluyor, oyuncak daha derine itilirken bedeni kendinden geçerek kıvranıyor. Efendi, zevk ve acının sınırlarını zorluyor, zincirlenmiş köleye saldırmak için bir baston kullanıyor, zaten yoğun deneyimine başka bir işkence katmanı ekliyor. Bu, acıdan zevkin türetildiği, normalliğin sınırlarının bulanık olduğu ve tek kuralın ustaların arzuladığı bir dünya.