Düğün günü gelin hayatının en mutlu günü olması gerekiyordu fakat kahramanımız için heyecan ve endişe karışımı ile doluydu sunağın karşısında dururken aklı başka bir erkeğe, kenarda gördüğü olgun bir öğrenciye doğru gidiyor güçlü kolları ve tutkulu öpücüklerinin düşüncesi omuriliğinden aşağı heyecan gönderiyor, onun tüm damat adayını unutturuyordu.Öğrenci beklenmedik bir şekilde kiliseye geldiğinde gelin hızlı bir buluşma fırsatını değerlendiriyordur.Kilisenin arka tarafında meraklı gözlerden uzakta gelin ve sevgilisi tutkulu bir öpücüğü paylaşıyor, dilleri hararetli bir değişimle sarmalanıyordur. Onun tadı içindeki bir ateşi ateşler, yaklaşan gerdeklerini tamamen unutturur.Öğrenci, bu erotik karşılaşmayı kaçırmak istemeyerek, onu gerçek eylemin başladığı tenha bir odaya götürür.Onu tatmin olmuş ve yerine getirilmiş bırakarak yeni zevk doruklarına çıkarır.Bu, hepsi düzgün küçük bir pakete sarılmış bir tutku, arzu ve biraz drama hikayesidir.